1.Soru;
İslam Dinine Girenin Çükünün Kesilmesi, İslam Dininden Çıkanın Kafasının
Kesilmesi Ve İslam Dininin De Barış-Sevgi-Hoşgörü Dini Olarak Lanse Edilmesi,
Garip Değil Mi?
Burada Bir Soru Yok ! Burada Esasen Hem Bir
Tarafgirlik Hem Bir Mantık Hatası Hem De Sorudan Ziyade Yorum Vardır !... Çünkü
Müslüman Olarak Doğan Bir Kişinin Veya Yeni Müslüman Olmuş Bir Kişinin Sünnet
Olması Veya Olmamasının Ne Barışla Ne
Hoşgörü İle Ne De Sevgi İle Yakından Ve Uzaktan Bir İlgi Ve Alakası Yoktur !...
Çünkü Sünnet Sadece Müslümanlara Has Değildir !... Sünnet Bugün Dünyadaki Bir
Çok Ülkelerde Ve Bir Çok Farklı İnançlarda
Ve Bir Çok Farklı Kişinin Bir Çok Farklı Sebepten Dolayı Tercih Ettiği
Bir Yöntemdir… Şimdi Müslümanları Bir Kenara Bırakarak Sünnet Olan Bu Kişiler
İçin De Ne Barışla Ne Hoşgörü İle Ne De Sevgi İle Yakından Ve Uzaktan Bir
İlgisi Yok Mu Diyeceğiz?
Meseleye
Bu Gibi Haksız İtham Ve Yorumlarla Değil De Gerçek Manada İlmi Açıdan Bakmak
Daha Doğru Olur Kanaatindeyim. Bunu Yaparken De Uydurma Bir Takım İddialarla
Veya Şahsi Habis Fikirlerden Gelen Evham Ve Hakaretlerle Değil , Akla Ve
Mantığa Uygun Deliller Ortaya Koymalıyız !... Bunun İçinde Günümüz Teknoloji Ve İmkanları Bize Sünnet
Hakkında Her Türlü Bilgiye Ulaşabilme İmkanını Veriyor. Ama Burada Da Doğru
Araştırma Yöntemini Bilmek Gerekir. Google’un Siz İslam’a Düşman Bir Nazarla
Fikirle Arama Kısmına Arayacağınız Kelimeyi Yazarsanız Bir Çok İslam’la Alakası
Olmayan İslam’ı Ve İslam’i Meseleleri Bilmeyen Ve Düşman Olan Kaynakla
Karşılaşabilirsiniz. Bunların Bir Çoğu Kasıtlı Olarak Hazırlanmış Tamamen
İslam’ın Bilinmemesi Bilinecekse Dahi Kötü Bir Şekilde Bilinip Tanıtılması
İçindir Ki Siz Gerçeği Görmeyin Hakka Kulak Kabartmayın Diye. 620
Yılında Mekke Müşriklerinin Hz Muhammed S.A.V. Efendimizin Davetinin Başladığı
İlk Günden Günümüze Değin Gelen Süreçte İslam’ın Yayılmasının Ve Anlatılmasının
Önüne Hep Birileri Geçmeye Çalışmıştır.
Bugünde Tüüüüm İslam Dışındaki İnanç Dediğimiz Fikirlerin Tamamı Onların
Foyalarını Ve Batıl Olduklarını Ortaya Çıkarttığı İçin Hedeflerine İslam’ı
Koymuştur !... Çünkü İslam Hak Ve Gerçektir Bu Hakikat Ve Gerçekle İnsanları
Karanlıklardan Aydınlığa Ulaştırmaktadır. Bu Da Bir Takım Menfaat Ve Çıkar
Çevrelerinin İşine Gelmemektedir !... Ateizm Ve Deizm De Böyledir.
İşte
Bu Yüzden Meselelere Bakarken Kur’an-I Kerim Teleskopu İle Kainata Ve Kainatta
Nakşeden Nakkaşın Nakışlarına Bakıp , Sünnet-İ Rasulullah Mikroskopu İle İnce
Meseleleri Hadis-İ Şerif Işığında Görmeliyiz Ki Aldanmayalım Kimseyi De
Aldatmayalım.
İslam
Müslümana Hoşgörülü Olmasını Ayetlerle Hadislerle Öğretir. İmanı Kabiliyeti Ve
Karakteri Nispetinde Kişi Bunu O Nispette Yerine Getirir. Dolayısı İle Bunların
Müslüman Doğanları İslam’ın Emr-i Sünneti,Aileleri Tarafından Yaptırılmak
Sureti İle Olurlar. Peki Yeni Müslüman Olmuş Birisinin Sünnet Olması Hükmü
“Fikri” Değil “Fikhi” Bir Hükümdür !...
Fetva
Cihetiyle Sünnet Olmak :
Sünnet
Olmak Bir İslam Geleneği Midir? Büyük Yaşta Müslüman Olan Bir Adama Sünnet
Olması İçin Baskı Yapılır Mı, Sünnet Olması Şart Mıdır? Sünnet Olayının İslami
Açıdan Hükmü Nedir? Sünnet Olmak Fıtratın Bir Gereğidir. İlk Kez İbrahim Aleyhisselam
Sünnet Olmuştur. Nebîmiz Muhammed Mustafa Sallallâhu Aleyhi Ve Sellem De Fıtri
Sünnetleri Sayarken Sünnet Olmayı İlk Sırada Zikretmiştir.
İbrahim Aleyhisselamdan Kalan Bu Fıtri Sünnet
Asırlardır Müslümanların Geleneği Haline Gelmiştir. Rivâyete Göre Sünnet, Hz.
İbrahim (As)'İn Seksen Yaşlarında Kendine Tatbikiyle Başlamıştır. Bir Rivayete
Göre İbrahim (A.S)'In Kur'ân'da Sözedilen Bazı Kelimelerle Sınanması (Bakara,
2/124) Temizliğe Dair Sorularla Olmuştur. Bunların Vücûda Dair Olanları Sünnet
Olmak, Koltuk Altı Ve Kasık Kıllarının Kesilmesi, Su İle İstinca Ve Tırnakların
Kesilmesi Gibi Hususlardı.
Sünnet Olmak İnsanın Fıtratından Kaynaklanmaktadır: Doğuştan İnsan Ruhuna
Yakışan Hususlardan Bir Kısmı Şunlardır:
"Ağzı Su İle Yıkayıp Çalkalamak, Buruna Su
Çekmek Ve Temizlemek. Bıyıkları Kesmek (Veya Kısaltmak), Tırnakları Kesmek,
Koltuk Altının Kıllarını Gidermek, Etekteki Kılları Gidermek Ve Sünnet
Olmak." (Buhâri, Libas, 51, 63, 64; Müslim, Tahare, 49; Ebu Davud, Tereccül,
16; Tirmizi, Edeb, 14). "Dört Şey Var Ki, Bunlar
Peygamberlerin Sünnetlerindendir. Sünnet Olmak, Güzel Koku Sürünmek, Misvak
Kullanmak Ve Evlenmek." (Tirmizî, Ahmed B. Hanbel, Müsned).
Durum Böyle Olsa Da Sünnet Olmak
Müslüman Olmanın Bir Şartı Değildir. Dolayısıyla Büyük Yaşta Müslüman Olanlar
Sünnet Olurlarsa İyi Bir İş Yapmış Olurlar. İbrahim Aleyhisselamın Seksen
Yaşında Sünnet Olduğu Unutulmamalıdır. Ama Sünnet Olmak İstemezlerse Onlar Bu
İşe Zorlanamazlar.
Konuyla İlgili Geniş Bilgi Edinmek İçin Aşağıdaki
Linkte Bulunan “Tıbbî, Etik Ve Dini Açıdan Cerrahi Sünnet/Hitân (Prof. Dr. Zeki
Bayraktar)” Başlıklı Yazıyı Mutlaka Okumanızı Tavsiye Ederiz.
Tıkla Bunun Yanı Sıra Aşağıdaki Linkte Bulunan Din Ve Tıp
Açısından Sünnet Başlıklı Sunumu Da İzleyebilirsiniz:
Peki Sünnetin Faydaları Nelerdir?
Sünnetle Alınan
Deri Penis Ucunu Ve İdrar Deliğini Örtmektedir. Ve Bu Derinin Altında Bir Havasız,
Pislik Ve Salgı Biriken, İdrarla Temas Halinde Bir Alan Oluşmaktadır. Bu
Sebeple Düzenli Temizlenmezse Enfeksiyon Oluşumu İçin Uygun Bir Zemin
Oluşturur. Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar İçin Taşıyıcılık Aracı Olabilir.
Özellikle Çocuklarda Sünnet Derisi
Yapışabilir, Ucu Daralabilir. İdrar Çıkışını Engelleyebilir. Penis Abselerine
Neden Olabilir. Parafimozis Dediğimiz Sünnet Derisi Sıkışarak Peniste Kan
Akımını Bozabilir. Bu Derinin Sünnetle Alınması
Bahsettiğimiz Problemlere Karşı Korunma Sağlar.
Kaynak
Medical Park
Biruni
Üniversitesi
Memorial
Gibi
Önde Gelen Sağlık Kuruluşları Sünnet Faydasını Anlatmaktadırlar. Bunca İlmi
Tıbbi İspat Ve Faydaları Varken Hatta
Hatta Bir Çok Ateist Ve Deist İslam’la Da Alakası Olmayan Amerika Avrupa Ve
Asya Ülkelerinde De Sünnet Yaygın Olarak Görülmektedir.
Aslında
En Başta Bırakın Yabancı Ülkelerden İstatistik
Ve Örnek Vermeyi “Evrim Ağacı” Gibi Ateistlerin Deistlerin Uğrak Yeri Olan Bir
Web Sitesinde Bile Sünnetin Faydaları Yazmaktayken Burada Kendi Sayfalarında
Vermiş Oldukları Sünnet Olanlar Hakkındaki Yorumlar Hiçte Kötü Değil Aksine
Bilimsel Olarak Faydaları Anlatılmaktadır. Sünnet Olan Ülkeler Ve Gelişmişlik
Düzeyleri İstatistiği Şu Şekildedir:
Abd Yüzde 71.2 -Birleşik Krallık Yüzde 20.7-Azerbaycan Yüzde 98.5-Türkiye Yüzde 98.6-Bulgaristan Yüzde 13.44-Endonezya Yüzde 92.5-Kuzey Kore Yüzde 0.1-Güney Kore Yüzde 77.0-Birleşik Arap Emirlikleri Yüzde 76-Norveç Yüzde 3.0 Şeklindedir. Kaynak : Independent Türkçe . İddia Edilenin Aksine De Sünnet Olma Oranı Dinden Ayrı Olarak Batılı Ülkelerde De Artış Göstermektedir !.. Nitekim Hem Faydasının Öğrenilmesi Hemde Sağlık Açısından Sünnet Olma Oranı Müslümanlar Hariç %40’lara Çıkmıştır… https://www.kpsscafe.com.tr/haber/4241049/ulkelere-gore-sunnet-istatistikleri
Görüldüğü
Gibi Sünnet Hem Tıbben Hem De Sağlık Hem De İslam’ın Müslümanlar Açısından Bir
Emri Olarak Rahmettir Ve Faydalıdır. Bunun Aksi Yorumlarda Tabi Ki
Mevcuttur!... Bu Gibi Kesimleri Bulmak İnanın Her Zaman Mümkündür !..
Mesela Hiç Unutmam İstanbul Anadolu Yakasında Oturanlar Maltepe Sahilini Ve
Orhan Gazi Şehir Parkını Bilirler. Her Hafta Sonu Ve Akşamları Özelikle Tıklım
Tıklım Dolu Olur… İnanın Bana Yemin Ediyorum Size Arabayla İdealtepe
Köprüsünden Aşağıya İnerken Sahil Yolunun Bağlantı Noktasında Solcuların
Ellerinde Pankartla Bu Muhteşem Harika Parka “Karşı Olduklarını Ve Pankart”
Açtıklarını Kendi Gözlemlerimle Görüp Şahit Oldum !... Şimdi Bunlara Sorsanız
Kendilerince Birçok Doğru Kabul Ettikleri Saçmalığı Size
Sayacaklardır!... Ama Aklı Selim “En Azından İslambol’da Yaşayan
İnsanların %99’u” İçin Bu Parkın Yapılmış Olması Rahmettir Ve
Desteklenmektedir. Bunun Müslümanı Hristiyan’ı Yahudi’si Veya Ateist ,
Deisti De Yoktur!... Hatta Ateist Bir Yazılımcı Arkadaşım , Onun Tabirini
Söylüyorum “Yaa Hacı Bırak Bu Salakları” Demiştir !
Evet
Nasıl Ki Fenci Allah Yok Diyebilir Ama Fen Allah Var Diyor Siz Fenciye
Değil Fenne Bakın , Aynen Öyle De Ateist Veya Deist Arkadaşlar Size İslami
Meseleler İçin Bir Takım Şeyler Söyleye Bilir. Siz Ateist Veya Deiste Değil
İslam’a İlime ,Bilime, Fenne, Fiziğe, Matematiğe, Kimya Ve Biyolojiye Bakın
!Onlar Size Allah Var Kur’an’ı Kerim Hak Rasulullah’ta Onun Kulu Ve Elçisidir
Diye Haykıracaktır !... Siz Bunlara Kulak Veriniz. Cahillere Değil…
Sünnet Olan Müslüman Olmayan Ülkeler
Aslında En Başta Bırakın Yabancı Ülkelerden İstatistik Ve
Örnek Vermeyi “Evrim Ağacı” Gibi Ateistlerin Deistlerin Uğrak Yeri Olan Bir Web
Sitesinde Bile Sünnetin Faydaları Yazmaktayken Burada Kendi Sayfalarında Vermiş
Oldukları Sünnet Olan Ülkeler Ve Gelişmişlik Düzeyleri İstatistiği Hiçte Ateistlerin
Söylediği Gibi değildir !..
Bazı Ülkelerdeki Sünnet Oranları Aslında Şöyle:
ABD Yüzde 71.2 -Birleşik
Krallık Yüzde 20.7-Azerbaycan Yüzde 98.5-Türkiye Yüzde 98.6-Bulgaristan Yüzde
13.44-Endonezya Yüzde 92.5-Kuzey Kore Yüzde 0.1-Güney Kore Yüzde 77.0-Birleşik
Arap Emirlikleri Yüzde 76-Norveç Yüzde 3.0 Şeklindedir.
Kaynak : Independent Türkçe .
İddia Edilenin Aksine de Sünnet Olma Oranı Dinden Ayrı
Olarak Batılı Ülkelerde de Artış Göstermektedir !.. Nitekim Hem Faydasının
Öğrenilmesi Hemde Sağlık Açısından Sünnet Olma Oranı Müslümanlar Hariç %40’Lara Çıkmıştır…
https://www.kpsscafe.com.tr/haber/4241049/ulkelere-gore-sunnet-istatistikleri
Görüldüğü Gibi Sünnet Hem Tıbben Hem de Sağlık Hem de
İslam’ın Müslümanlar Açısından Bir Emri Olarak Rahmettir Ve Faydalıdır. Bunun
Aksi Yorumlarda Mevcuttur!... Bu
Gibi Kesimleri Bulmak Her Zaman Mümkündür !.. Mesela Hiç Unutmam İstanbul
Anadolu Yakasında Oturanlar Bilirler Maltepe Sahilini Ve Orhan Gazi Parkını.
Her Hafta Sonu Ve Bilhassa Akşamları Özelikle Tıklım Tıklım Dolu Olur… İnanın
Bana Yemin Ediyorum Size Arabayla İdealtepe Köprüsünden Aşağıya İnerken Sahil
Yolunun Bağlantı Noktasında Solcuların
Ellerinde Pankartla Bu Muhteşem Harika Parka “KARŞI OLDUKLARINI VE PANKART”
Açtıklarını Kendi Gözlemlerimle Görüp Şahit Oldum !... Şimdi Bunlara Sorsanız
Kendilerince Birçok Doğru Kabul Ettikleri Saçmalığı Size Sayacaklardır!... Ama Aklı Selim “En Azından İslambol’da
Yaşayan İnsanların %99’u” İçin Bu Parkın Yapılmış Olması Rahmettir Ve
Desteklenmektedir. Bunun Müslümanı Hristiyan’ı Yahudi’si Veya Ateist , Deisti de Yoktur!...
Evet Nasıl ki
Fenci Allah Yok Diyebilir Ama Fen Allah Var Diyor Siz Fenciye Değil
Fenne Bakın , Aynen Öyle de Ateist
Veya Deist Arkadaşlar Size İslami Meseleler İçin Bir Takım Şeyler Söyleye
Bilir. Siz Ateist Veya Deiste Değil İslam’a
İlime,Bilime,Fenne,Fiziğe,Matematiğe,Kimya Ve Biyolojiye Bakın !Onlar Size
Allah var Kur’an’ı Kerim Hak Rasulullah’ta Onun Kulu Ve Elçisidir Diye
Haykıracaktır !... Siz Bunlara Kulak Veriniz. Cahillere Değil…
Gelelim
İslam’dan Çıkan Kişinin Öldürülmesine ;
Öncelikle Bu İslam Dairesindeki Bir Müslümanı İlgilendiren
Bir Meseledir. Yani Müslüman Olmayan Kişiyi İlgilendirmez. İslam Coğrafyası Genişleyip
Sınırları Batıda Endülüse Doğuda Asya’ya Kadar Uzandığında Ne Hristiyanlara Ne
Yahudi Ehl-i Kitaba Nede Diğer İnançta Olanlara Asla Zulüm Edilmemiştir.
Bununla İlgili Kur’an-ı Kerim Ayetleri de Hadis-i Şeriflerde Nettir !
Uygulamada Ortadadır. Lakin “İslam’dan Dönenin Öldürülmesi” Hükmü İslam’da
Vardır. Meseleyi idrak Etmek İçin İslam Dairesine Girip Müslüman Olmak
Anlamamızı Sağlar. Bir İnsan 100 Kapılı Bir Saraya Baksa O Saray
İçerisinde Camdan İçeri Baktığında 100 Adet Farklı Güzellik Ve Sanatlarda Kapılar
Görse !... Bu Kapıların Anlamı Nedir Arkasında Ne Vardır Diye Sorması Gibidir.
Merakını Gidermesi İçin Önce İslam Sarayına Girip Ondan Sonra Bu Kapılardan
İçeri Girebilir. O Kapılar Kendisine Açılır Ve İçindeki Sırları Size
Gösterecektir.
Aynen Bunun Gibi de Açık Bir Şekilde Kur’an-ı Kerimden
Ziyade Bu Meseleyi Hadis-i Şeriflerde Görmekteyiz. O Zaman Efendimizin Ve
Sahabelerin Ve Mezhep İmamlarımızın Bu Hükmü Hangi Şartlarda Uyguladıklarına Ve
Uygulanması Gerektiğine Bakmamız Lazım.
Mezhepler, “İslam Devletinde” Bakınız Bu Anahtar
Kelime ! “İslam Devletinde” Dinden Dönen, Peygambere Söven Veya Hakaret Eden
Kişilerin Öldürülmesi Konusunda İttifak Etmişlerdir. (Vehb’ez-Zuhaylî,
El-Fıkh’ul-İslâmî Ve Edilletuh, 3. Bas. Dımaşk 1409/1989, C. Vı, S. 184,
Hadd’ur-Riddeh.). Nasıl Türkiye’de Türkiye Vatandaşın dan Çıkıp Ülkesine İhanet
İçinde Olanların Hükmü Vatana İhanetten Dolayı İdamdır Aynen Bunun Gibide İslam
Devletinde Dinden Dönüp Kâfirler Tarafına Geçip Sonra Müslümanlar Aleyhinde
Çalışanlarla İlgili Şöyle Buyrulmuştur:
Kur’an’da Dinden Dönmeyle İlgili Ayetlere Bakarsak
Sıcak Bir Mücadele Ortamının Yansıdığını Fark Ederiz: “Düşmanlarınızın Güçleri
Yetse, İnancınızdan Döndürünceye Kadar Sizinle Savaşmaktan Vazgeçmeyeceklerdir.
Ama Sizden Biri İmanından Döner Ve Hakikati İnkar Eden Biri Olarak Ölürse, Böyle
Birinin Yapıp Ettikleri Bu Dünyada Da Öteki Dünyada Da Boşa Gidecektir. İşte Böyleleri
İçinde Yaşayıp Kalacakları Ateşe Mahkum Kimselerdir.”(Bakara, 2/217)
Âl-İ İmran Suresinin
69-91. Ayetleri Arasında Kitap Ehlinden Bir Grubun Müslümanları Dininden
Döndürmek, İslam Dini Hakkında Kafalarda Şüphe Uyandırmak İçin Bilinçli Bir
Gayret Gösterdikleri Anlatılmakta, Ve Onlara Karşı Sert Eleştirilerde
Bulunulmaktadır. Bu Bağlamda Da 86-91. Ayetlerde Dininden Dönenlerin
Karşılaşacakları Uhrevi Azaba Dikkat Çekilmiştir. (Âl-İ İmran, 3/69-91) Aynı
Şekilde Maide Suresinin 54. Ayetinde De Gayrı Müslimlere Uyarak Dininden
Sapacak Olanlar Ciddi Anlamda Uyarılmıştır. (Maide, 5/54) Nahl Suresini
106. Ayetinde De İnandıktan Sonra Allah’ı İnkar Edenlerin Allah’ın Gazabına
Uğrayacakları, Onları Elim Bir Azabın Beklediği İfade Edilmiş; Ancak
Kalbi İmanla Dopdolu Olduğu Halde Baskı Altında Oldukları İçin İnkar Etmek
Zorunda Kalanların Sorumlu Olmayacakları İfade Edilmiştir. (Nahl, 16/106) Görüldüğü Gibi İrtidatla İlgili Ayetlerde Uhrevi Azap Söz
Konusu Olduğu Halde, Dünyevi Bir Müeyyideden Bahsedilmemiştir. Bu Ayetlere Fıkıh Usulünün
Lafzi Yorumu Esas Alan Delalet Yöntemini Uyguladığımız Taktirde “İşaretin
Delaleti” Yoluyla Kur’an’ın
Mürted İçin Uhrevi Azabın Haricinde Maddi Bir Müeyyide Öngörmediğini
Söyleyebiliriz.
“Ey İmân Edenler! Sizden Kim Dininden Dönerse, Allah Onların Yerine Bir
Toplum Getirir; O Onları Sever, Onlar Da Onu Severler. Müminlere Karşı Alçak
Gönüllü, Kâfirlere Karşı Sert Olurlar. Allah Yolunda Savaşa Atılır, Kınayanın
Kınamasından Korkmazlar. İşte Bu, Allah’ın Vergisidir, Onu Dileyene Verir.
Allah’ın İmkanları Geniştir, Her Şeyi Bilir..” (Mâide 5/54)
Mukatil B. Süleyman’ın Bildirdiğine Göre 12 Kişi
Müslüman İken Kâfir Olmuşlar, Düşünceli Bir Şekilde Medine’den Çıkmış, Mekke
Yolunu Tutmuşlar Ve Mekke Kâfirlerine Karışmışlardı. Sonra İçlerinden Haris B.
Süveyd Pişman Olup Geri Döndü Ve Kardeşi Cülâs’a Haber Gönderdi: “Ben Tevbe
Ederek Geri Döndüm, Peygamberden Öğren Bakalım, Tevbeye Hakkım Var Mı, Yoksa
Şam’a Gideyim, Dedi. Cülâs Durumu Peygamberimize
Bildirdi Ama Cevap Alamadı. Sonra Şu Ayetler İndi (Tefsîru Mukatil B. Süleyman, Tahkik: Ahmed Ferîd, Beyrut
1424/2002, C. 1, S. 180-181.):
“İnandıktan Sonra Kâfir Olan Bir
Toplumu, Allah Hiç Yola Getirir Mi? Üstelik Onlar O Elçi’nin Doğru Olduğuna
Şahit Olmuşlar Ve Kendilerine Açık Belgeler De Gelmiştir. Allah Zalimler
Topluluğunu Yola Getirmez. Onlar Var Ya, Onların Cezası; Allah’ın, Meleklerin
Ve Bütün İnsanların Lanetidir. Sürekli O Lanet İçinde Kalırlar. Sıkıntıları
Hafifletilmez; Onlara Göz De Açtırılmaz. Olup Bitenden Sonra Tevbe Edip
Durumunu Düzeltmiş Olanlar Başka. Çünkü Allah Çok Bağışlar Ve İkramı
Boldur.” (Al-İ İmran 3/86-89) Demek Ki, Dinden Dönüp
Kâfir Olanın Cezası, Allah’ın, Meleklerin Ve Bütün İnsanların Lanetidir
Şeklinde Ayet Var !..
Görüleceği Üzere Bu Özel Şartlara Ait Bir Hüküm Olup “Dinde
Zorlama Yoktur; Artık Hak İle Batıl İyice Ayrılmıştır. Tağutu (Saptırıcıları)
İnkar Edip Allah'a İnanan Kimse, Kopmak Bilmeyen Sağlam Bir Kulpa Sarılmıştır. Allah
İşitendir, Bilendir. Bakara Suresi 256. Ayeti Kerimede de Denildiği Gibi
Cenab-ı Hak Dinde “Yani İslam’a İsteyenin Girmesi Hususunda Asla Zorlama
Yapılamayacağını” Ayeti Kerime İle Fikir Özgürlüğünü ,İfade Özgürlüğünü 1500
Sene Önce Ortaya Koyuyor. (Uygulamadaki Hatalar
Şahıslarla İlgili Olabilir. Böyle Bir Durumda Şahısların Uygulama Hatalarına
Bakılıp O Zaman Bende İslam Dininden Çıkıp Ateist Oluyorum Veya Deist Oluyorum
Denmez. Din Öyle Değil Böyle Yaşanır Diye Yaşayıp İnsanlara Öğretilmesi Gerekir.
Çünkü Bu Hüküm Tüm Müslümanlar İçin Geçerlidir. Bir Kısmı Yaşayıp Diğer Kısmı
İzleyip Tamam Güzel Yaşadınız O Zaman Bende Yaşayabilirim Demek Değildir. )
Tüm Din Alimlerince Bu Hükmün Müslüman Olmayanlar
Hakkında İndirildiği Sabittir. İman Dediğimiz Zaman Hem Ruhen Hem Aklen, Hem Mantıken
Hem de Kalben Bir Tasdikten Bahsederiz. Siz Birine Zor Kullanarak, Baskı
Uygulayarak Bu Dini Tasdik Ettirirseniz Bu Kişi İman Etmiş Olmadığı Gibi, Bazı
Alimlere Göre Kafirlikten Bile Daha Kötü Olan Münafıklık Derecesine İner. Bu Gibi Hükümler,
Serbest İradeleriyle Dine Girenlere Aittir Ki, Onlar Da Zaten Bu Hükümleri
Kabul Etmekle İslâm'a Girmişlerdir. Meselâ, Bir İnsan, İslâm Dininden İrtidat
Ederse Ona Mürted Denir Ve Verilen Süre İçinde Tevbe Etmezse Öldürülür. Bu
Tamamen Daha Önce Yapılmış Bir Akde Muhâlefetin Cezasıdır. Ve Tamamen
Sistemin Muhafazasıyla Alâkalıdır. Devlet, Belli Bir Sistemle İdare Edilir. Her
Ferdin Hevesi Esas Alınacak Olursa Devlet İdaresinden Söz Etmek Mümkün Olmaz. O'nun İçindir Ki
Bütün Müslümanların Hukukunu Muhafaza Bakımından, İslâm, Mürtede Hayat Hakkı
Tanımamıştır."
Peki
Mürtedin Öldürülmesi Hükmü Bu Kuran Ayetiyle Çelişmiyor Mu? Bu Tehdit Bir
Zorlama Değil Midir?
Başta Da Söylediğim Gibi "Mürtedin Öldürülmesi"
İle İlgili Hüküm İslam Toplumunun Bir İslam Devletinin Olması Ve Diğer
Toplumlarla Savaş Halinde Bulunduğu Zamanlarda Uygulanmıştır. Yani Dinini
Değiştiren Kişi "Karşı Tarafa Geçen Ve İslam’a Savaş Açan" Biri
Konumuna Gelir Ki Mürtedin Öldürülmesi Hükmü Ancak Böyle Bir Durumda
Uygulanabilirlik Kazanır. Böyle Bir Durumda Da Kişi Din
Değiştirdiği İçin Değil İslam’a Savaş Açtığı İçin Öldürülür. Bugün Türkiye’de Bir
Çok Ateist Deist Müslüman Olduktan Sonra İslam’ı Bırakıp Ateist, Deist Olmuşlar.
Bunların Hiç Birisi Öldürülmemiştir. Kabul Türkiye Şeriat Devleti Değil. Gene
Şeriat Devleti Diyemeyeceğimiz Amma Şeriat Şeklinde Yönetildiği İddia Edilen
Arap Ülkeleri, İran Hatta Endonezya Ve Malezya Gibi Ülkelerde Dinden Dönenlerin
Hiç Birisi Öldürülmemiştir !... Ama Bırakın Müslüman Devletleri Vatanına Savaş
ve Mücadele Sırasında Hatta Siyasi Bir Olayda Dahi İster Medya İster Sosyal
Medya Üzerinden Devletinin Çıakr Ve Menfaatleri Doğrultusunda Yazılar Ve
Paylaşımlar Yapmayanlara Dünyanın Neresinde Olursa Olsun İhanet Etti Nazarı İle
Bakılmaktadır !..
Niketim ;
Siyer Kaynaklarında İslam’ı Kabul Etmişken Bir Takım
Suçlar İşleyerek Cezalandırılma Korkusuyla Kaçıp Mekke’ye Sığınan, İslam’dan Döndükleri
Gibi Mekkelileri De Müslümanlara Karşı Savaşa Teşvik Eden Yalan Yanlış Bir
Takım Çarpıtmalarla İnsanların da Aklını Kasti Olarak Haktan Yana Karıştıran Kimseler
Hakkında Efendimiz Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem Mekke’nin Fethi Sırasında
Bunlardan “Abdullah B. Ebi Serh, Abdullah B. Hatal Ve Mikyas B. Sübabe Hakkında”
“Kabe’nin
Örtüsüne Bürünseler Bile Öldürülmeleri” Talimatını Vermiştir Ama Sonra Af Dilemeleri
Sonucunda da Affedilmişlerdir. Zaten Kasıt Bu Kişileri Direk öldürmek Olsa Bunu
Duyurmaz Gizlice Görevlendirdiği Sahabe Yiğitlerle İşlerini Bitirirdi. Bu Karineler Işığında Mürtedin Öldürülmesi Talimatının İslam’ın İlk
Dönemlerindeki Mücadele Ortamında İslam devletine Karşı Vatan Hainliğinin Önünü
Kesmeyi, Diğer Yandan Bedevi Kabilelerini İslamlaştırma Politikasına Yardımcı
Olmayı Yalan ve İftiralarla İnsanların Kandırılmasının Önüne Geçmek Olduğunu Hedefleyen
Siyasi Bir Karar Olduğunu Aklı Ve Vicdanı Olan Herkes Tarafından Görülecektir.
Üstadlarımızın Dediği Gibi: "Malûmdur
Ki, Âlâ Bir Şey Bozulsa, Ednâ Bir Şeyin Bozulmasından Daha Ziyade Bozuk Olur. Meselâ,
Nasıl Ki Süt Ve Yoğurt Bozulsalar Yine Yenilebilir. Yağ Bozulsa Yenilmez, Bazan
Zehir Gibi Olur. Öyle De Mahlûkatın En Mükerremi, Belki En Âlâsı Olan İnsan,
Eğer Bozulsa, Bozuk Hayvandan Daha Ziyade Bozuk Olur. Müteaffin Maddelerin Kokusuyla
Telezzüz Eden Haşarat Gibi Ve Isırmakla Zehirlendirmekten Lezzet Alan Yılanlar
Gibi, Dalâlet Bataklığındaki Şerler Ve Habis Ahlâklarla Telezzüz Ve İftihar
Eder Ve Zulmün Zulümatındaki Zararlardan Ve Cinayetlerden Lezzet Alırlar, Âdeta
Şeytanın Mahiyetine Girerler."
"Evet, Cinnî Şeytanın Vücuduna Kat'î Bir Delili,
İnsî Şeytanın Vücududur." Yani
Şeytanı Alıp İnsanın İçine Soksan Şeytanlaşmış İnsan, Bazı İnsanları da İnsan
Suretinden Çıkarsan Şeytan Olurlar. Bunu Gibi.
Burada Asıl Verilen Mesaj Şudur: Mürted, İslam Dininden Çıkmış Kişiye
Denir. İslam Dini İse Dinlerin En Yükseği Ve En Mükemmeli En Kemalidir. Din
Aynı Zaman da da Bir Yaşam Biçimidir !.. Dinlerin Yani Yaşam Biçiminin En
Yükseğini Ve Mükemmelini Ve En Kemalini Terk Eden Adam, Artık Başka Dinleri
Ve Kanunları Tanımaz Ve Onların Terbiyesine Girmez.
Böyle Olunca, Mürted Tam Bir Kuralsızlık Ve
Anarşistlik İçine Düşer.(B uğun Ateistlerin Anarşist Olması Hatta Bazı Ateistlerin
Kendilerini Anarşist Bir Ateist Olarak Tanımladıkları Ortadadır ! ) Bu Da
Toplum İçin Büyük Bir Risk Teşkil Eder. Nasıl Kangren Olan Aza Vücudun Bütününe
Zarar Vermemesi İçin Kesilip Atılır İse, Böyle Anarşist Ve Kuralsız Mürted De “
İslam Devletinde” Olmak Şartıyla Toplumun Bünyesine Zarar Vermemesi İçin İdam
Edilip Temizlenir.
Örnekteki Gibi, Süt Ve Yoğurt Bozulsa
Yine Yenip Kullanılabilir, Ama Sütün En Mükemmel Kısmı Olan Yağ Bozulsa,
Ondan Yeni Bir Ürün Çıkmaz. Zira Ondan Daha Üstün Bir Ürün Olmadığı İçin,
Başka Ürün Olmaya Kabiliyeti Kalmıyor. İşte Müslüman Da İnsanlığı Ve Ahlakı
En Kamil Olan İslam Dininden Öğrendiği Ve Onunla Terbiye Olduğu Ve İslam Mayasıyla
Yoğrulduğu İçin, Artık Bu Daireden Çıktığı Zaman Ruhuna Kemalat Kazandıracak
Başka Bir Nokta, Başka Bir Sistem Kalmıyor, Mayası Bozuluyor Ve Bu Yüzden Tam
Bir İnkar Ve Anarşiye Kayıyor. İşte Bu Yüzden Bütün
Mezheplerde İslam Devletinde "Mürtedin Hakkı Hayatı Yoktur." Diye
Hüküm Verilmiştir. Uygulamalarda İse Öldürmekten Ziyade Bunun Devlet Tarafından
Başlamak Sureti ile Yeterli Eğitim verildi mi? Kafasını Karıştıran Sorular
Varsa Cevapları Bilen Hocalar Yardımcı Oldu mu ? Fikirleri Islah Etmeye Çalışıldı
mı Gibi Yukarıdan Aşağıya Kadar Taaa Ailesine Kadar Sorumlu Olan Kişiler Bir
Bir Sorgulanır Ve Gereken Yaptırım Önce Onlara Yapılır !... Sonra Durum Değerlendirilir.
Çünkü Bu Kişiler "Ecnebî Dinsizleri Gibi De
Olamaz. Çünkü Onlar Peygamberi İnkâr Etseler, Diğerlerini Tanıyabilirler. Peygamberleri
Bilmeseler De Allah'ı Tanıyabilirler. Allah'ı Bilmeseler De, Kemâlâta Medar
Olacak Bazı Güzel Hasletler Bulunabilir."
"Fakat Bir Müslüman, Hem
Enbiyayı, Hem Rabbini, Hem Bütün Kemâlâtı Muhammed-i Arabî Aleyhissalâtü
Vesselâm Vasıtasıyla Biliyor. Onun Terbiyesini Bırakan Ve Zincirinden Çıkan,
Daha Hiçbir Peygamberi (A.S.) Tanımaz Ve Allah'ı Da Tanımaz Ve Ruhunda Kemâlâtı
Muhafaza Edecek Hiçbir Esasatı Bilemez. Çünkü, Peygamberlerin En Âhiri Ve En
Büyükleri Ve Dini Ve Daveti Umum Nev-i Beşere (Bütün İnsanlığa) Baktığı İçin Ve
Mucizatça Ve Dince Umuma (Genele) Faik Ve Bütün Nev-i Beşere (İnsanlığa) Bütün
Hakaikte Üstadlık Edip On Dört Asırda Parlak Bir Surette İspat Eden Ve Nev-i
Beşerin Medar-I İftiharı Bir Zatın Terbiye-i Esasiyelerini Ve Usul-ü Dinini
Terk Eden, Elbette Hiçbir Cihette Bir Nur, Bir Kemal Bulamaz. Sukut-U Mutlaka
Mahkûmdur."
Demişlerdir.
Burada Asıl Mukayese Edilen Husus, Mürtet İle Dinsiz Avrupalının
Arasındaki Farktır. Mürted Bütün Mükemmel Şeyleri En Mükemmel Olarak, En
Mükemmel Peygamberin Terbiyesinde Tanıdığı, Bildiği İçin, Artık İrtidat İle Bu
Mükemmel Terbiyeden Çıksa, Ondan Daha İyisini Ve Mükemmelini Bulamayacağı İçin,
İnsanlıktan Da Çıkar. Artık İnsani Ve Kemalata Medar Bir Dayanak Kendi
Ruhunda Bulamaz, Muzır Bir Haşarat Derecesine Düşer.
Ama Dinsiz Avrupalı, Bozuk Ve Tahrif Edilmiş Bir Dini
Terk Ettiği İçin, Ondan Daha İyisi Olan İslam’ I Bulabilir. Bulmasa Da
Fıtratı Mürtedinki Gibi Kokuşmadığı, İnsanlığı Bozulmadığı İçin, İnsanlığın
Faydasına Olan İşlerde Kendini İstihdam Edebilir. Nitekim Bir Çok Faydalı Ve
Sosyal İçerikli Kurum Ve Kuruluşlar Bu Avrupalı Dinsizler Tarafından Tesis
Edilmiştir.
Bunun En Güzel Ve Somut Örneği Türk Solu
İle Avrupa Solunun Arasındaki Farktır. Türk Solu İnanç Ve Demokratlık
Bakımından Avrupa Solunun Fersah Fersah Altındadır. Avrupalı Bir Solcu
Demokrat, İnançlara Ve İnsan Haklarına Saygılıdır, Hatta Sosyal Adaletin Temini
İçin Çırpınır. Ama Türk Solu, Daha Çok Din Düşmanlığı Yaparak, Fesat Yuvası
Gibi Hep Tahripçi Olmuştur... Sürekli Baskıcı Ve İnsan Haklarını Yok Sayan Bir
Tavır İçindedir. İslam’a Girdikten Sonra Çıkanlarda Bir Kemal Bir Güzel Haslet
Kalmıyor, Zararlı Bir Haşereye Dönüşüyor, Tezini Doğrular Bir Tablo Ortaya
Koyuyor Türk Solu
İslam Farklı Din Ve İnançta Olanlara Baskı Yapmıyor;
Bilakis Onların İnancını Garanti Altına Alıyor. Lakin Müslüman Olan Birisinin
Dinden Çıkmasını Da Cezalandırıyor Ki, Bu Fikir Hürriyetine Aykırı Değildir.